29 Ocak 2009 Perşembe

doktor ve hastası

Bu Yazı w0rmze aittir
kanser hastanesinde bashekimken serap adinda genc bir hanim hastam vardi. bu hastam gögüs kanserine yakalanmis ve tedavi icin yurt disina gitmek istemesine ragmen, bazi formaliteler sebebiyle o imkani bulamamisti. serapi özel bir ilgiyle bizzat ben tedavi altina aldim. ve kisa bir süre sonra da allahin izniyle iyilestigini gördüm. ancak serapin da bütün diger kanserliler gibi ilk 5 yillik süreyi cok dikkatli gecirmesi gerekiyordu. bir is kadini olan serap, 4 yil kadar sonra 1 ihale icin izmire gitmek istedi. kis aylarinda oldugumuz icin uçakla gitmesi sartiya kabul ettim. maalesef bilet bulamamis ve benden habersiz bindigi otobüsun kaza gecirmesi üzerine 6 saat kadar mahsur kalmis. dönüsünden kisa bir süre sonra kanser, kemik ve akcigerine yayildi. serap bacak kemiklerindeki metasaz nedeniyle yürüyemez hale gelirken, hastaligin akcigerdeki tezahuru sebebiyle de devamli olarak oksijen cihazi kullaniyor ve söyledigi her kelimeden sonra agzini o cihaza yapistirarak nefes almak zorunda kaliyordu. evine gittigim gün, yine güclükle konusarak: - doktor bey, dedi. ben size...darginim. - \"niçin?\"diye sordum. - \"siz...dindar...bir...insanmissiniz...nicin...bana...da, allahi...ölümü... ahireti... anlatmiyorsunuz?\" dini inançlarinin çok zayif oldugunu bildigim için bu teklifi karsisinda oldukça sasirdim. onu üzmemeye çalisarak: - \"doktora ulasmak kolaydir dedim. parayi bastirdin mi istedigine tedavi olursun. ancak iman tedavisi icin gönülden istek duymalisin...\" konusmaya mecali olmadigindan \"ben o istegi duyuyorum\" manasinda basini salladi. artik ümitsiz bir tibbi tedavinin yanisira, ebedi hayatin ve saadetin reçetesi olan iman derslerimiz baslamis ve son günlerini yasayan serap icin bu dersler \"hizlandirilmali ögretime\" dönmüstü. anlattigim iman hakikatlarini bütün ruhuyla meczediyor ve arada bir soru soruyordu. vefatina bir hafta kala: - \"doktor bey, dedi. ben...ölürken...ne...söyleme-liyim?\" - \"senin durumun cok özel\" dedim. kelime-i sehadet sana uzun gelir. o ani farkedince muhammed s.a.v sana yeter.\" o, haliyle tebessüm ederek yine basini salladi. cok istirabi oldugu için serapa sürekli morfin yapiyor ve onu uyutmaya calisiyorduk. ben, bir is seyahati sebebiyle bir müddet ziyaretine gidemedim. dönüsümde annesi telefon ederek: - \"serap, bir haftadir morfin yaptirmiyor.\" dedi.\"sabahlara kadar inliyor ve cok istirap çekiyor.\" hemen eve gittim ve igne yaptirmamasinin sebebini sordum. aldigim cevabi hala unutamiyor ve hatirladikça ürperiyorum.-\"ya morfinin tesiriyle ölüme uykuda yakalanir ve son nefeste \"muhammed\" diyemezsem?. iste serap, böyle bir hanimdi. bu arada benden istihareye yatmami ve eger bir kaç gün daha ömrü varsa , son günü uyanik kalacak sekilde morfin yaptirilmasini rica etti. ben hiç adetim olmadigi halde cuma gününe rastlayan o gece istihareye yattim ve serapin acizligi hürmetine olacak ki sali gününe kadar yasiyacagina dair isaret sezdim. ertesi gun ona: - \"hiç korkma!\" dedim. \"igneyi vurdurabilirsin.\"ve serap bir veda niteligi tasiyan bu görüsmemizde son sorusunu da sordu: - \"doktor bey...azrail...bana...nasil...görü...ne-cek?\" - \"kizim,\" dedim. \"o bir melek degil mi? hic merak etme, sana yakisikli bir prens gibi gelecektir.\"sali günü serapin agirlastigi haberini alinca hemen eve gittim. ancak vefatina yetisememistim. ailesi tam manasiyla perisandi. sadece kendisine uzun müddet bakan dindar bir hanim akrabasi ayaktaydi ve beni görünce yanima gelerek: - \"doktor bey, biliyor musunuz , bu evde biraz önce bir mucize yasandi!\" dedi ve devam etti: - serap, bir saat kadar once oksijen cihazini atti ve \"yataktan kalkmasi imkansiz\" denmesine ragmen kalkarak abdest aldi, iki rekat namaz kildi. bütün ev halki hayretten donup kaldik. ve kelime-i sehadet getirerek vefat etmeden biraz önce de: - \"doktor beye söyleyin, dedi. azrail, onun söylediginden de güzelmis!!!\"

0 yorum: